NEGATİF DÜŞÜNCENİN GÜCÜ

NEGATİF DÜŞÜNCENİN GÜCÜ

Yoga felsefesine göre varoluş düalist (ikici) bir yapı; her şey aksiyle mevcut. Güzel-çirkin, soğuk-sıcak, iyi-kötü, aydınlık-karanlık… Örnekleri sonsuzca çoğaltabiliriz. Yaşam denen döngüde hepimiz varoluşun bu farklı yüzleriyle karşılaşır; bazen bulutlarda bazen yerin dibinde buluruz kendimizi. Ama dünyanın böyle bir yer olduğu zaten baştan kabulümüz olduğundan çoğunlukla yola devam etmeyi seçeriz. Bu tekinsiz varoluşla baş etmek için hepimizin kendine özel yolları olabilir.  Bu yollar toplumlara ya da yaşanan döneme göre farklılıklar gösterebilir.

HAYATLA BAŞA ÇIKABİLMENİN EN PÖPÜLER YOLU POZİTİF OLMAK…

Yaşadığımız şu zamanlarda hayatla başa çıkabilmenin en popüler yolu pozitif olmak. Pozitif olmak çok kıymetli bir özellik ama kendiliğinden olduğunda, yoksa kalbin sesine kulakları tıkayıp zihinle ruha mutluluk ayarı vermeye çalışmak insanı derinden yaralayabilir.

İnsan sağlığı üzerine son dönemde okuduğum birçok metinde yaralarını, zayıflıklarını, kırgınlıklarını yok sayan ve pozitif olmayı kendine amaç edinen insanların çok daha fazla otoimmün hastalıklara yakalandıklarından bahsediliyor.

Böylesine düalist bir varoluşun içinde insan nasıl sürekli pozitif olmaya zorlanabilir ki?  Her şeyden önce tüm yaratılışa aykırı bir tutum bu; insan ruhu da karşıtlıklarıyla mevcut çünkü.

RUHA VE BEDENE EN İYİ GELEN ŞEY NEDİR?

Ruha ve dolayısıyla bedene iyi gelen şey sahici duygular. Bu duygular bazen negatif olabilirler, yüzeye gelmelerine fırsat tanımak gerekir. Yüzeye gelsinler ki hafiflesinler. Negatif düşünceler, negatif hisler bize, gerçeğe karşı daha cesur ve dürüst olabilme yolunda destek olabilirler. Hayatımızda kötü olan hiçbir şey yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmeye benziyor.

Kendimize dürüst olabilmek bu yolda atılacak en önemli adım. Çalışarak kendimize dair farkındalığımızı arttırabiliriz. Bunun yollarından biri de yoga olabilir. Bu yolda ilerledikçe yoga kalbimizin aynasına dönüşebilir. Kendimizi her halimizle sevmeyi ve başkaları için değil kendimiz için gerçek bir yaşam sürebilmeyi öğrenebiliriz.

Lale Erol Ulutaş